(Nefha: Kelime anlamı güzel koku demek)

Kaybolan sesler bir sır gibi tüm muhteşemliğiyle. Az öteye atılanlar düşüvermiş uzağımıza. Çiçekler bile çok korkunç olmuş bu zamanlarda. 

Bütün ihtişamıyla o nefhasını yayarken, meğerse zehirliymiş bazısı. Oysaki ne denli güzel ve nezih onca rengiyle. Sen bir çiçeksin nasıl zehirlersin bir dikenden öte. Bir gece gibi soğuktur bazen bütünüyle her şey. Yüklenip yağan buluttan almışlar feyzini. Bir çiğ tanesi ise bülbülün çilesi ekseri. Muhteşemliklerde zehirlidir bu durumda.

Nedir yer gök bu dünyanın matemi. Gizlenmiş her bir yaprağa, sabahı bekliyor. Seher vakti açığa çıkıyor bu iclal.

Hepimizin altında yatan gizlilikler korkutuyor beni. Şeffaflıktan kaçışlar ürkütüyor. Çok korkunç bu, güneşin doğmaması gibi. Sanki kara bulutlar sarmış üzerimi, bir çiçeğin güzel kokusunu zehirlemesi çok korkunç. Onları koklayınca içimin ferahlıkla dolmamasından korkuyorum. İyileştirici bir özelliğinden ziyade yayacağı zehrinden korkuyorum. Düşüncelerimin ihtimalleri zedeliyor zihnimden dökülüyor bir yaprak misali tek tek. Bu düzendeki ikilikler, onca insanın kötülüklere feyz vermesi... Daha birçoğu gibi misaller besliyor çiçeklerin zehrini.

Her şeyin başı insandan geçiyor aslında, yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı çevreye bulaştırıyoruz, yere düşürüyoruz kirlenip, pas tutup gidiyor.

Yağmur sonrası arda kalan bir toprak nefhası olsun isterdim bütün göz açıp kapayışım...