(Mezkûr: Kelime anlamı adı geçen, biraz önce anılan anlamlarına gelmektedir.)

Dilimizde mezkûr olanlar beliriverip geliverirler hemen ardınca. Hep iyi adam lafının üstüne gelir denir ya o misal. Ee haliyle lafının üstüne çıkıp varmazsan da kötü olunacak değil ya. Aslında bütün yazın hep böyle bir kinayeleme ile derin bir girdabın içindedir. 

Yazarı yazına sokanda zaten o girdaptır. Her şey apaçık belli olsa bu yol bir meçhul olmasa yaşamdan söz edilemez asla. Adına mezkûr olduklarımızdır yolumuzun meçhullüğü de girdabımızın derinliği de.

Her an ama her an anmazsak yaşam bulur mu kalemimizde kelimeler. Harf yığınından öte geçemez. Mevla'm nuru ile dilimize mezkûr eylemiş alemi adı da tevafuk oluvermiş dönmüş dolaşmış yolumuz dilimizin ucundakilere çıkıvermiş varmış işte.

Çok mezkûr olmasan da bu aleme araya araya seni buluyor senin olan eş, dost, şan, makam, mevki. Mezkurun kaderin olduğu da oluyor bazı zamanlar. Az önce anarsın mesela bir çiçeğim olsa şöyle ona böyle bakarım diye aradan çok geçmeden andığın o çiçek bir bakmışsın senin oluyor. Yani bir şeyleri gönlümüzden geçirdiğimizde onları kendimize çekip çağırıyoruz. 

Bu durumla ilgili başımdan geçen küçük bir hikayem var; yakından tanıdığımız bir komşumuz on üç rakamını hiç sevmezdi mesela ya da ne bileyim on üç onda bir korku olmuş gibiydi. Bileti, koltuk numarası, hane adresi on üç denk gelse gider hemen değiştirirdi. Aksine de hep on üç denk gelirdi her işinde. İstisnasız gidip hepsini de başka rakamlara değiştirdi. Ama en sonunda noldu peki adam gitti ayın on üçünde öldü. Kader yazgısı değiştirilemiyor maalesef.

Hele diyeceğim bir şeyle ne kadar ilgilenir ne kadar anarsak onu kendimize o kadar çekeriz. Bu mezkûr meselesi de öyle anıldığını hisseden ruh adımlarını o tarafa yöneltir zaten. Evrenin, insanın, bitkinin hatta ve hatta cansız birçok nesnenin bile bir enerji frekansı var. Frekanslar denk geldi mi birbirine ruh hisseder ve doğasına uygun da davranır. Bedenin haberi bile olmaz bundan kendini iş olmuş bitmişte bulur. Öyle ki mezkûr isek bu aleme yani sözünü etmiş isek az önce olsa bile o seni er ya da geç bulur emin ol.