(Merhale: sözlük anlamı kademe aşama denir.)
Her bir insan merhale merhale yükselir.
Bu kısa aralıklarla da olabilir uzun aralıklarla da.
Hangi birimiz bir saat önceki halimizle aynıyız ki. Bir saat önceki duygu durumumuzla şimdiki bir mi? Veyahut bir saat önceden her geçen an daha çok şey öğrenmiyor muyuz? Bu nedenle aslında insanın kendi oluşturduğu merhaleleri vardır. Her gün kendi aşamamızı kendimiz aşarız. O aşman gereken aşamayı aklına getirmen yeterli zaten en zor kısım aklına gelmesi. Aklına geldikten sonrası kolay. Sadece o yolda yürümek kaldı. Ki insan yürünmesi gereken yollardan ibaret.
Bu vücudumuzdaki damarların dünyayı iki tur dolanması kadar uzunlukta gibi bir şey. İçimizde ki gizemin bir ölçüsü de yoktur aslında. Sen çözdükçe dahada
gizemleşmeye başlar her şey. Bu tarz tezatlıklar genelde hep galip geliyor. Yani asıl olan çözdükçe çözülmesi gerekir ya, işte çözdükçe çoğalması bu uğraşı sürekli kılıyor ve derin bir huzur veriyor. Bu durumda da zaten tezatlık tezatlığı doğuruyor. Yani insan bir karmaşayı çözemedikçe mutlu olur mu yahu? Bu hakikatin karmaşasıysa evet olur. Dünyanın karmaşasından daha iyidir.
Emin olun ki ne kadar çözülüyor gibi görünse de o hiç çözülemeyen aslında dünyanın karmaşası. İşte o dünya denen merhaleyi bir türlü aşamıyor âdemoğlu. Ah bir aşsa bence bütün o kayıp huzurlar ortaya çıkacak. O kadar gizemli sırlarla doluyken bu anadolu aşılmaz derecede yoktan merhaleler yaratıyoruz kendimize ve bütün ömür onu aşmakla uğraşıyoruz. Ne aşabiliyoruz ne huzura kavuşuyoruz ne kayıp sırlara ulaşıyoruz hepsi de o kendi lüzumsuz merhalelerimizle uğraşmaktan oluyor. Kendi merhaleni yaratmadan dünya merhalesini aşasın ki yağmurdan önce dolu yemeyesin...