Değerli Dostlar; “ilk emri oku” olan bir dinin mensubuyuz fakat okumuyoruz. Bu hafta sizlerle bu hususu paylaşalım istedim.

Konunun ilham kaynağı aşağıdaki harika sözdür.

“İncil'in ilk emri: Sev!

Tevrat'ın ilk emri: Yaşat!

Kur'an'ın ilk emri: Oku!

Ne yazık ki:

Hristiyan sevmedi,

Yahudi yaşatmadı,

Müslüman okumuyor!

Kitap okumak, farklı dünyalara açılan kapıları aralamanın en iyi ve keyifli yoludur. Hiç göremeyeceğimiz yerleri görmek, şahit olamayacağımız hikayelerin içerisinde yaşamak, en doğru bilgilere ulaşmak adına atılabilecek en güzel adımdır.

Düzenli okumak bizi hayat boyu, önemli oranda geliştirir. Okumak, yeni bilgilere ulaşmamızı sağlayan en önemli araçtır. Değişen iletişim şartlarında okuma oranı azabilir ama okumanın ve kitabın önemi her şeye rağmen devam etmektedir.

Küçük yaşlarda kazanılan okuma alışkanlığı ileri yaşlarda kişilerin zihinsel gelişimi ve sosyal olgunlaşmasında önemli bir etkiye sahiptir.

Bulunduğumuz çağda ne kadar çok televizyon, telefon, bilgisayar gibi görsel ve işitsel iletişim araçları yer kaplasa da hiçbiri kitabın yerine geçemez. Etkin okur kimliğini kazanmak uzun süreçte elde edilen bir beceridir. Bu bakımdan okumaya çocukluktan başlamak eleştirel ve etkin bir okur olma açısından oldukça önem arz etmektedir.

Sorumluluklarını yerine getirebilecek, yeni bilgiler üretebilecek bireylerin yetişmesi kitap okumaktan geçmektedir. Aileler çocukları okumaya yönlendirmeli ve düzenli olarak seveceği kitaplar almalı hatta her akşam çocuğuyla birlikte kitap okumalıdır. Okunanları tartışmalı ve tahlil etmelidir.

Kitap okumak sadece zihinsel sağlığınıza değil fiziksel sağlığınıza da fayda sağlar ve bu faydalar ömür boyu sürer.

Okumanın faydalarının bir kısmını şöyle sıralayabiliriz.

· Bilgi dağarcığımızı geliştirir.

· Okumak, beynimizi geliştirir.

· Okumak, sorgulama yeteneğimizi Geliştirir.

· Dil becerilerimizi geliştirir.

· Empati kurma yeteneğimizi artırır.

Okuyanlar, başkalarının duygu ve inançlarını anlama konusunda daha yüksek bir yetenek gösterir. Cengage tarafından 2019’da yürütülen bir anket, işverenlerin yüzde 69’unun etkili iletişim kurma yeteneği gibi empati gibi becerilere sahip kişileri işe almak istediğini duyurdu. Empati kuramamak anlaşmazlıkların doğmasına da neden olmaktadır. Bu da birtakım sorunların yaşanmasına yol açar. Empati birçok sorunun üstesinden gelmek için önemli bir güçtür. Bu gücün kaynağı da düzenli kitap okumaktan gelir.

· Stresi azaltır.

 

· Bizleri iyi bir gece uykusuna hazırlar.

 

· Özgüveni artırır.

 

· Liderlik için gereken özellikleri kazanmamızı sağlar.

 

· Hayal gücümüz gelişir.

Kitap okumak hayal gücünü geliştirmede en önemli etkenlerden biridir. Ne kadar çok okursak hayal dünyamız o kadar zenginleşir. Hayatımızı değiştiren bilgi hangi kitapta bilemeyiz o yüzden düzenli okumamız gerekmektedir.

· İletişim becerilerimiz artar.

 

· Doğru ve hızlı anlamada etkilidir.

Okuma konusunda neredeyse orta çağ cahiliye dönemini yaşıyoruz desem yanlış bir tespit olmaz.

KİTAP OKUMANIN FAYDASI NEDİR? Diyenler için:

Bir defasında hocama dedim ki:

-Bir kitap okudum ama zihnimde kitaptan hiçbir şey kalmadı.

Bana bir hurma uzattı ve dedi ki:

-Bunu ağzında çiğneyip ye. Yedikten sonra sordu:

-Şimdi sen büyüdün mü?

-Hayır, dedim.

Dedi ki: "Büyümedin ama o hurma vücuduna dağıldı, et oldu, kemik oldu, sinir oldu, deri oldu, tırnak oldu, hücre oldu."

Anladım ki, okuduğum kitap da öyle dağılıyor. Bir kısmı kelime dağarcığını zenginleştiriyor. Bir kısmı bilgi ve irfanını artırıyor, bir kısmı ahlakını güzelleştiriyor, bir kısmı yazı ve konuşmada üslubuna incelik katıyor, bir kısmı hayata farklı bakmanı sağlıyor, bir kısmı içindeki sevgi merhameti artırıyor, bir kısmı özgüvenini artırıyor, düşünmeni, sorgulamanı tetikliyor, olaylar karşısında nasıl davranman gerektiğini öğretiyor. Her ne kadar sen bunların farkında olmasan da.

Kitap okumak bir şeye yaramaz, çünkü kitap okumak çok şeye yarar !

O kadar çok şeye yarar ki neye yaradığı konusunda kitaplar yazabiliriz.