Değerli Dostlar; “Kadir-kıymet bilmek ve sevebilmek, saygılı olmak” gibi toplumda hayati önem taşıyan değerlerimizle ilgili kısa bir paylaşım yapalım istedim.

 

Bir geçmiş zamanı düşünün bir de bugünü. Çocukluğumuzu, gençliğimizi ve içinde bulunduğumuz bu zamanı. Büyüklerimizin özlem dolu geçmişteki nostaljik anılarını.

 

Daha saygılı, daha adaletli, sözünde duran, ekmeğini paylaşan, kavga etse de küs durmayan, sadakat duygusu yüksek olan nesilleri düşünün.

Şimdi ne değişti ki çıkarlarımız uğruna birbirimizi harcar olduk.
Konuşurken bile adabı unuttuk saygısız ve birbirimize karşı kaba bir dil kullanıyoruz.

İnsana değer vermenin hatta yaşayan her canlıyı sevmenin ve saygı duymanın önemini kavramalı; bir hayat tarzı haline getirmeliyiz değerli dostlar. Bu durum hem bizlerin hem de toplumun huzur ve mutluluğu için son derece önemlidir.

 

“Eski Türk kitabelerinin birinde şöyle yazar :”


Kuzu dizlerinin üzerine çökerek annesini emer ,
Karga yaşlı annesini besler ;
Bunun adı :
" saygılı davranmaktır ."


Horoz şafak vakti öter ,
Yaban kazları
Her bahar kuzeye
Her sonbahar güneye uçar ;
Bunun adı :
'' söz tutmaktır .''

 

Yeşilbaşlı ördek eşini kaybettikten sonra ölene kadar yeni bir eş bulmak istemez .
Bu :
'' sadakat '' Olarak adlandırılır.


Bir geyik iyi bir otlağa rastladığında yaşadığı sürüyü oraya davet eder ve paylaşır.
Karınca yemek gördüğünde bütün koloniyi oraya çağırır ;
Bunun adı :
'' adalettir .''

 

Eğer bir insan bu erdemlere sahip değilse :
Hayvandan beter bir halde yaşıyordur!


Bir Türkmen duası da şöyledir :
Tanrım ,
İlk önce,
Dağa taşa ver ,
Ormana ,
Hayvanlara ,
Suya ver .
Ondan sonra :
İnsanlara ,
Kapı komşuya ,

Muhtaç olana ver .
Kalırsa ,
En son bana ver.

Her şey saygı ve sevgiden ibarettir.

VESSELAM!