Değerli Dostlar; sizlerle “hayal gücü” konusunu paylaşalım istedim.

Hayal gücü:

1.     Zihnin hayal üretme yetisi, düş gücü, imgelem.

2.     Geçmiş yaşantılara özgü ögelerle şimdiki yaşantı arasında bağ kurma gücü.

3.     Bir nesneyi, o nesne karşımızda olmaksızın tasarımlama yetisi olarak geçmektedir.

“Hayal gücü bizler için hayati önem taşır.”

Disiplinli bir hayal gücü mucizelere koşar.”

Albert Einstein: “Hayal gücü bilgiden daha önemlidir. Bilgi sınırlıdır. Hayal gücü dünyayı kuşatır. Zekanın gerçek işareti bilgi değil, hayal gücüdür.”

Hayal gücü, yeni bir ürün meydana getirme, nesneleri, duyumları veya fikirleri görselleştirme yeteneğimizdir. O olmasaydı, keşfedilenleri keşfedemezdik; kitaplar yazamaz, resimler, heykeller veya filmler yapamazdık. Bilim, sanat, edebiyat ve diğerleri dünyası onsuz var olamazdı.

Dehaların bu kadar başarılı olmasının en temel sırrı çok disiplinli ve çok uzun süreler belirli konulara yoğunlaşabilmelidir. Ancak bu durumun yanı sıra deha diye adlandırdığımız insanlar, zamanın ötesinde düşünmeyi başarabilmiş, kendi zamanlarının hayalperest insanlarıdır. Hayal gücü, bilginin erişim sağlamadığı yerlere insanoğlunun erişmesini sağlar.

Gündelik hayatta kullandığımız neredeyse tüm teknoloji ve tüm cihazlar, zamanında yalnızca hayal ürünüydüler. Hayal gücü bilgiden daha önemlidir sözleri böyle bakıldığı zaman daha da mantıklı gelmektedir.

Ruh gibi hayal de gizlidir. Bu dünya da o hayallerden biridir. (Hz. Mevlâna)

"Hiçbir şey, insanın hayal gücü kadar hür değildir."(David Hume)

"Unutmayın; geleceğiniz, sadece sizin hayal gücünüzle sınırlı olacaktır." (Brian Tracy)

Hayal gücü, diğer ifadesiyle beyin gücü geliştirme yollarının başında öncelikle bize beyin gücümüzü tam ve etkin kullanmaya engel olan unsurların ortadan kaldırılması gelmektedir. Bu husus çok önemlidir çünkü bu husus halledilmeden yapılacak tüm çalışmalar delik şişeye su doldurmaya çalışmak gibi biz gayret ettikçe bizi engellemeye devam edecektir. Bu sebeple hayal gücü geliştirme yolları başında stresten uzak durma ve stresten kurtulma gelmektedir.

Jules Verne, tarafından yazılan “Ay’a Yolculuk” kitabı hayal gücünün ne kadar önemli olduğunu gözler önüne sermektedir. Jules Verne, “Ay’a Yolculuk” kitabını, insanoğlu Ay’a ayak basmadan yaklaşık 100 önce kaleme almıştır.  Jules Verne’e bu kitabı yazdıran olgu tam olarak hayal gücüdür. Kitabın yazıldığı dönemlerde, henüz Ay’a yolculuk henüz gerçekleşmemiş olmasına karşın Jules bu fikri hayal etmiş ve adeta gerçekmiş gibi kaleme almıştır.

Hayal gücü insana her yaşta gereklidir. Gerek kişinin eğitim hayatında gerekse iş hayatında hayal gücünü kullanması, kişinin potansiyelini ortaya çıkarmasına olanak tanır. Hayal gücüne sahip olan kişi, geleneksel ve tek bir bakış açısıyla olaylara bakmak yerine, olaylara kimsenin bakmadığı açılardan bakabilir. Bu durum da çözülmesi imkânsız gibi görülen sorunların çözülmesine, başarılması imkânsız gibi duran olayların başarılmasına imkân tanır.

İnsani yetiler olan düşünme, üretme, sorgulama ve keşfetme gibi olgular, hayal gücü ile doğrudan bağlantılıdır. Kişi ne kadar gelişmiş bir hayal gücüne sahip olursa potansiyeli de bir o kadar fazla olur. Hayal gücü bilgiden daha önemlidir sözünün önemi burada da ortaya çıkmaktadır.

Hayal Gücü Nasıl Gelişir?

Peki, hayal gücü nasıl gelişir?
Hayal gücünü geliştirmek için izlenebilecek yollar:

  • Kitap okumak,
  • Hikâye kurgulamak,
  • Meraklı olmak,
  • Yeni şeyler denemeye açık olmak,
  • Hayal gücüne sahip kişilerle vakit geçirmek,

Bu uygulamalar kişinin hayal gücünü geliştirmesine yardımcı olmaktadır.

Kitap okumak, başka bir zihnin hayal gücüne erişmenize imkân tanır.

 Özellikle romanhikâyemasave kurgu kitapları okumak, bambaşka bir zihinden çıkan hayal ürünü öğelerle karşılaşmanızı sağlar. Bu durum da sizlerin hayal gücünde yeni kapılar açmanıza yardımcı olur.

Hayal gücünü geliştirmenin bir başka yolu da isteklerinizi gerçekleştirmiş kişilerin arasında olmaktır, insan bedeninin %70’i sudan oluşur, yapmak istediklerinizi yapmış ve başarmış insanların başarı hikâyelerini okumak da zihinde yeni nöron bağlantıları oluşturur, insan girdiği kabın şeklini alır. Aslında ayna nöronlar ve zihnimizin görsel algıları sayesinde bilmediklerimizi kolaylıkla öğrenebilir; görsel ve işitsel olarak zihnimize öğrettiğimizde hayallerimize giden bilinmezliğin önündeki engelleri aşmış oluruz.

Hikâye anlatmak, hikâye kurgulamak gibi seçeneklerle de hayal gücünü geliştirmek mümkündür. Kurgulayacağınız hikâyede hayal gücünüzden esintiler olacaktır. Kendinizce ne kadar farklı hikâyeler oluşturabilirseniz, o kadar hayal gücünü geliştirme oranınızı artırabilirsiniz.

Beynimiz gerçek ile hayali birbirinden ayıramadığı için gerçekleşmesini istediğiniz durumları gözlerinizi kapatarak hayalini kurun, gerçekleştiğinde hissettiğiniz duyguları hissedin, olmuş gibi bir arkadaşınıza mektup yazın hayallerinizi hayal panosu oluşturup resimlerle en küçük ayrıntısına kadar resmedin ve görebileceğiniz bir yere asın. Ayna nöronlar bu hayalinizi gerçekleştirmek için size olasılıkları karşınıza getirir ve hayalinizin gerçekleşmesi için adım adım karşınıza kişi, durum ve olayları çeker, bulunduğunuz yerlerde karşılaştığınız insanlar sizin hayalinize giden yolda size yol gösterir.

“İnsan dünyada, hayal ettiği kadar vardır!”