Türkiye'de yaş sebze ve meyve üretiminde ilk sıralarda yer alan Mersin'de yılda 1 milyon tondan fazla üretimi gerçekleştirilen Tescilli Lamas limonda yoğun hasat dönemi sürüyor.

120 bin dekardan fazla alanla en çok üretimin yapıldığı Mersin’in Erdemli ilçesinde sabaha erken saatlerde bahçeye giren işçiler, tek tek kestikleri limonları küfelerle taşıyıp kasaladıktan sonra piyasaya ve depolara kaldırılmak üzere ayrıştırma tesislerine gönderiyor.

Bölge de yaklaşık 10 bin kişiye istihdam sağlayan limonda şuan da depoluk olan tescilli 'lamas' ile 'küt dikenli' cinsinin yoğun olarak hasat edildiği belirtildi.

Mart sonu veya Nisan ayı başına kadar sürmesi beklenen hasatta toplanan limonların büyük bir bölümünün yazın tüketilmek üzere soğuk hava depolarına gönderildiği, bir kısmının ise Balkanlardan Avrupa'ya kadar bir çok ülkeye gönderildiği ifade edildi.

Erdemli Ticaret ve Sanayi Odası (ETSO) Başkanı ve narenciye işletme tesisi sahibi  Mustafa Karagöz, limonun en yoğun hasat döneminde olduklarını söyledi.

Mustafa Karagöz limon hasadıyla ilgili olarak gazetecilere yaptığı açıklamada, ‘’Havalar iyiyken limonları kesip satabildiğimizi yurt içi ve dışına yolluyoruz, satamadığımızı yaz döneminde piyasaya sürmek üzere depolara koyuyoruz. Balkanlardan Avrupa'ya kadar 15 ülkeye ürün gönderiyoruz" dedi.

Bu sene maliyetlerin arttığına da dikkat çeken Karagöz," Onun için rakiplerle rekabet şansımız azaldı. Dünyada limonu üreten tek ülke biz değiliz. Mısır, İran, Çin ve İspanya var. İspanya dışındaki bütün ülkeler bizden daha avantajlı durumda. Çünkü oralarda maliyetler çok düşük. Ülkemizde maalesef ürün ucuz maliyet daha yüksek. Maliyeti düşüremediğimiz sürece hem içer de hem de dışarda rekabet şansımız azalıyor. Desteksiz bu iş olmaz. Bunu ürün bazında desteklemek gerekiyor. Örneğin bu sene hangi ürün para etmiyorsa ona destek verilmesi gerekiyor. Bu sene de limona destek verilmesi gerekiyor. Limonun durumu çok da iyi değil" diye belirtti.  

Limonun bölgede oluşturduğu istihdama dikkat çakan Karagöz," Şuanda Erdemli'de sanayi sektörü yok, yaş sebze ve meyve sektöründen başka istihdam sağlayacak sektörde yok. Ne Mersin'de, ne Adana'da, Ne Hatay'da ne de Ege'de böyle yaş sebze ve meyve gibi bir sektör yok. Çalışan arkadaşlarımızın 3'te ikisi kadın. Bu özel üreticilere özel destek verilmesi gerekiyor. Devletimiz zaman zaman destek oluyor ama yeterli olmuyor. Devlet üreticisinin de, ihracatçısının da tüketicisinin de yanında olmak zorunda. Bizim sektörümüz yurt genelinde direk ve dolaylı yönden 10 milyon insana dokunuyor" diyerek sözlerini tamamladı.

Limon üreticilerinden Nurettin Doğan "Şu anda limonun kesilme zamanı, hasat yapılıyor. Bir kısmı götürüp satıyor, bir kısmı soğuk havaya depoya koyuyor. Bizde depoya koyacak şekilde hazırlıyoruz. Şuanda dalında limonun fiyatı 6 ile 7 TL arasında. Yazın da ne olur belli değil. Soğuk hava deposunda Temmuz ayına kadar duruyor" dedi.

Su ve gübre gibi masrafları katmadan kesilen her 10 ton limonda 4 tonunun işçiliğe gittiğini belirten Doğan, en düşük işçinin günlüğünün ise 850 TL olduğunu kaydetti.

Narenciye işleme tesisinde çalışan kadınlardan Eşe Bulu, limonların dökümden itibaren boy boy ayrıldığını, kendilerinin de ayrıştırma işlemi yaptığını söyledi.

Kendisi gibi kadınlara limon sayesinde çok büyük istihdam sağlandığına değinen Bulu, "Burası bizim ekmek kapımız. Limonun bize artısı çok fazla. Limon olmasa benim burada yapacağım bir işim olmaz. Limon sayesinde ben yılda 10 ay çalışıyorum. Burada çalışanlar evin yükünü omuzlayan, çocuklarına bakan insanlar. Gençlerimiz var onlarda çalışarak aile bütçesine katkı sağlıyor" diye kaydetti.

Advert